Mars ve Venüs öncü hareketli insiyatif alan mücadele eden biraz patavatsız biraz saf delikanlı burç Koç'a geçiş yapıyor. Mars için bu durum gayet keyifli Koç burcu kendi burcu olduğundan rahatça kendisini gösterecek. Savaşacak, mücadele edecek, enerji patlaması yaşayacak haritalarda hangi ev konularına düşüyorsa. Birşeyleri başlatacağız, içimiz kıpır kıpır olacak.
Satürn Yay üçgen desteği ile bu başlangıçlar öyle bilinçsiz olmayacak gayet sağlam atacağız adımlarımızı. Mars Koç'ta bir anda ateşin alevi gibi hareket ederken Satürn içten içe ağır ağır yanan ateş formatına sokacak ve düşüneceğiz.
Hep olumlu değil baş ağrıtacak biraz, belki ateşli hastalıklar daha çabuk olacak. Belki yaralanmalarla karşılaşacağız bu dönem ama gelip geçecek.
Mars Koç ülke haritamızda 10. evimize düşüyor yani ülkeyi yönetenleri işaret ediyor demekki daha agresif, daha aktif konumda olacaklar bu süreçte. Belki yepyeni süreçleri başlatacaklar bu süreçte karşıt konumda halkı temsil eden 4. eve bi takım baskılarda bulunabilirler. Yalnız bu evde Satürn Mars'ın hareket alanını daraltacak nispeten.
Venüs ilişkileri, parayı, ticareti, kadınları temsil eden gezegen Balık burcunda rahatken şimdi kendini hiç rahat hissetmeyeceği Koç burcuna geçecek. Venüs naiftir, kurnazdır, kibarlıkla ve zarefetle halletmeye çalışır işlerini. Oysa Koç burcunda bu şekilde doğasından uzak gayet aktif, nispeten kaba, daha ilkel içgüdülerle hareket eden, dobra bir tarz benimseyecek.
Ülke haritasında genç kadınları temsil eden Venüs 10. evde kadınların ülke yönetiminde daha ön planda ve daha enerjik tavırda olacaklarını gösteriyor. Balık burcu kurban edilme figürleri taşır. Venüs Balık burcundayken ülkenin çarpık ilişkilere bakış açısı, kadınlara karşı tutum konusunda üzücü bir kurban verdik.
Özgecan Venüs Balık burcunda feda ettigimiz kurbandı ülkece hatalarımızı sorguladık onun ölümüyle. Karanlıkları, yanlışları gösterdi bize. Herkes ders çıkarmaya çalıştı bir şekilde. Venüs simgesi olarak bu ülkede kadınların ne zorluklar içinde olduğunu gösterdi herkes paylaştı yaşadığı zorlukları ve artık birşeyler yapılmalıydı bunun için diyetti belki onun ölümü boşa degildi.
İşte Venüs Koç'ta sadece kabulleniş degil artık mücadele vakti geldiğini gösterir. Venüs Balık'ta ortaya çıkan bazı şeyleri düzeltmek için dişi enerji Venüs Koç burcunda daha yırtıcı şekilde mücadele edecek yanına Mars'ı da alarak. Birşeyleri değiştirmek için dokunuşlar yeri geldiğinde yumruklarını gösterecek.
Daha hareketli bir süreç olacak tabiki devletin başı içinde. Diğer ülkelerle ilişkilerde ani yükselen gerilimler yaşanabilir. Hükümet partisi içindeki kadınlar daha aktif görevler alabilir ve birtakım söylemleri halk içinde tepkilere sebep olabilir.
Beden ve ruhtan oluşan bütünlüğümüz başka insanların varlığına ihtiyaç duyar. Anne ve baba veya bir aile olmazsa olmazlarımızdandır. Büyümemizde, yetişmemizde, hayatı yaşarken gösterdiğimiz her tür davranışımızda yetiştiğimiz ortamın bizi büyüten kişilerin etkisi yadsınamaz.
Anne ve baba veya o konumda bulunan kişiler çocukluktan itibaren kişiliğin gelişmesindeki etkisi önceliklidir.. Kişinin hayatındaki anne ve baba figürlerini astrolojik olarak açıklamak için Ay ve Güneş'i kullanırız. Bu iki parlak gösterge aynı zamanda ruhsal derinliği ve özü hakkında bize pek çok bilgi verir.
Güneş ile kişinin hayatındaki erkek figürleri, patron konumundaki kişiler ve en nihayetinde baba açıklanır. Güneş'in bulunduğu burç, aldığı açılar ve hangi evde olduğu bize kişinin baba ile olan ilişkisini açıklayacaktır. Güneş'in zararda olduğu burçta bulunması, ev konumunun zayıf olması ve sert açılar alıyor olması kişinin baba ile ilişkisiinde ve sonrasında erkek figürleri ile olan ilişkilerinde sıkıntı yaşayacağı konusunda önemli bir gösterge olarak söyleyebiliriz. Bu durumlara örnek olarak 12.evde yer alan bir Güneş'e sahip kişi özünü dış dünyada göstermekte zorlanacağı gibi babası ile olan ilişkisinin soğuk, mesafeli olduğu veya babanın sevgisini göstermesi fakat mesafe olarak uzakta bulunması sebebiyle bir eksiklik yaşayabileceği ihtimallerini söyleyebiliriz.
Güneş-Mars, Güneş-Pluto açıları baskıcı, manipülatif bir baba figürü karşımıza çıkarabilir. Güneş'in konumun iyi olması ise baba ile güçlü ilişkiler olabileceğine işarettir. Güneş-Merkür üçgen açısı mental anlamda kişiye destek olan fikir dünyasını gelişmesine katkıda bulunan bir babayı gösterebilir.
Ay besleyen, büyüten derinlere hitap eden yapısıyla astrolojide anneyi temsil eder. Ay'ın konumu aldığı açıları ve bulunduğu ev kişinin annesi ile olan ilişkisini açıklamada önemli bir faktördür. Ay'ın Oğlak burcu gibi zararda olduğu bir burçta olması anne ile mesafeli soğuk ilişkiyi gösterebileceği gibi Ay-Pluto karesi duygusal açıdan baskı kuran bir anneye işaret edebilir. Ay-Jüpiter olumlu açısı ise kişiyi destekleyen bir anneyi açıklar.
Dikkat edilmesi gereken önemli noktalardan birisi de astrolojide gündüz doğan kişilerde Güneş babayı temsil ederken, Venüs anneyi gösteriyor fakat gece doğumlu kişilerde Satürn babayı gösterirken Ay ise anne temsilcisidir ve bu şekilde yorum yapılır.
Anne ve baba aile için en önemli figürler olmakla birlikte aileyi, kişinin köklerini, çocukluk dönemini açıklamak için haritada 4. eve bakılır. Bu evde bulunan burç ve gezegenler kişinin çocukluk döneminde yetiştiği aile ortamının genel havasını açıklamada önemli bir göstergedir. 4. evde Satürn olan bir kişi kendisini çocukluk döneminde baskı altında özgüveni düşük bir şekilde hatırlayabilirken zarada olmayan bir Jüpiteri olan kişi ise gayet keyfili, neşeli bir şekilde hatırlayabilir.
Haritada 3. ev ailenin diğer fertleri olan kardeşler ve yakın akrabaları temsil eder. Bu evdeki burç, bu burcun yöneticisi ve evdeki gezegen yerleşimlerinden kardeşlerle yakın akrabayla olan ilişkileri açıklayabiliriz.
9. ev ise kişinin uzak akrabalarını onların nasıl olduğunu gösterebilir. Aynı zamanda 9. ev eşin yakın akrabalarını da gösterir. Tabi haritada eşin karekterini yapısını nasıl bulabiliyoruz dersek bunun içinde 7. evdeki burca, o burcun yönetici gezegenine ve evde bulunan gezegenlere bakmamız gerekiyor.
Psikolojide pek çok davranışımızın kökeninde geçmişimizde yaşadığımız deneyimlerin etkisinin olduğu biliniyor. Haritamızı doğru algıladığımızda davranışlarımızın sebeplerini, sürekli tekrar edip duran hatalarımızın özündeki gerçekleri varsa içimizdeki acı ve öfkenin kaynağını bulmak çok zor olmayacaktır. Bir tedavinin işe yarayabilmesi için en önemli şey doğru teşhis koyabilmektir. Sadece acılarımız, zayıflıklarımız değil ailemizden köklerimizden gelen güçlü yanlarımızı da keşfetmek bu sayede mümkün olabilmektedir
Dünya üzerinde bir dualite vardır. Karanlık-aydınlık, gece-gündüz, siyah-beyaz.. herşey zıtlarıyla beraberdir. İnsanlarda eril ve dişil enerjiden oluşur. Kadın ve erkek ayrımı sadece biyolojik olarak yapılırken eril ve dişil özellikler biyolojik yapıdan ayrı olarak farklı oranlarda insanlarda mevcut bulunabilir.
Eril enerji doğası itibariyle hareketli, dışa dönük, enerjik, öncü, mantıklı, akla dayalı, objektif, realist bir yapı sergilerken, dişil enerji ise duygusal, içe dönük, besleyici, subjektif, geri planda, estetik, hassas yapıdadır.
Biyolojik cinsiyete bakmaksızın bir kişide eril veya dişil enerjilerden hangisinin olduğunu astrolojik verilerden yararlanarak bulabiliriz.
Öncelikli olarak gezegenler arasında eril ve dişil bir sınıflama vardır. Bunlardan Güneş, Mars, Jüpiter, Satürn eril sayılı. Ay, Venüs ise dişi gezegenlere örnektir. Merkür'e ise herhangi bir gezegen atfedilmez. Haritaya baktığımızda en güçlü olarak doğasını sergileyen gezegen kişinin eril veya dişil özellik sergilemesinde önemli bir gösterge sayılabilir.
Diğer bakılan konum ise burçların eril ve dişil olmalarıdır. Eril burçlar Koç, İkizler, Aslan, Terazi, Yay, Kova. Dişil burçlar ise Boğa, Yengeç, Başak, Akrep, Oğlak ve Balık'tır. Haritada bu burçların köşe evlerde olması, içsel gezegenlerin bu burçlardan birinde olması da kişinin eril ve dişil özellik gösteriyor olmasında önemli bir gösterge sayılabilir.
Peki iyi güzelde haritada eril ve dişil özelliklerin ağırlığını bilmek bana ne kazandıracak? diye bir soru sorabilirsiniz. Önemli bir konudur çünkü kişilik özellikleri hakkında bize önemli ipucu sağlayacaktır. Kişi Merkür'ü Yengeç burcundaysa daha içe dönük, duygusal, subjektif bir iletişim tarzını benimserken, Merkür'ü Koç burcunda olan birisi daha dışa dönük, realist, akılcı yaklaşım sergileyecektir oysaki ikisi de burç olarak öncü burçlar arasında yer alır.
Kişinin haritasının geneli eril özellikteyse bu kişi topluluk içinde daha aktif, daha öncü özellik gösterirken, dişil özelliğin ağır bastığı bir kişi ise daha duygusal, daha geri planda fakat daha üretken yapı sergileyecektir. Meeslek seçimlerinde, hayata bakış açısında, insanlarla ilişkililerinde eril ve dişil özellikleri önemli sayılır.
Aslolan kişinin kendi içinde hem eril hem dişil özellikleri eşit sergilemesidir. Hayat dengeyi sever bir özelliğin ağırlıklı olması karşıtlık doğuracaktır. Özellikle doğu felsefesinde önemli yer tutan ying yang prensibince yer şey zıttını doğurur.
Eril ve dişil herhangi bir özelliği bastırmak yok saymak ve geri planda tutmak kişinin hayattan zevk alamamasına, bazı kişilik bozukluklarına bile yol açabilir. O yüzden kendi içimizde bu potansiyelleri keşfedip doğru kullanmalıyız ve eksik yönlerimizi fark edip alternatif yollarla bunları gidermeya çalışmalıyız.
Uzayıp giden sonsuzluk, derin bir boşluk ve kaos. Ölümlü faniler olarak yaşamımızı anlamdırmaya başladığımızda dikkatimizi çekti gökyüzü. Acaba neler oluyordu oralarda. Karanlığın ardında ne tür sırlar barındırıyordu. Tarih boyu insanlar bu soruları merak etti ve yanıtlar aradı.
İlk başta yeryüzünden görünen gezegenleri yorumladılar, önemler atfettiler. Öyle ya ihtişamlı bir şekilde dünyanın etrafında dönen bu varlıklar bi anlam ifade etmeliydi. En güçlü şekilde görünen Güneş'i sonra gecenin efendisi Ay'ı anlattılar sonra Merküri Venüs, Mars, Jüpiter ve sınır kapısı Satürn. Her biri hayatımızda ayrı bir alanın temsilcisidir.
Gezegenlerin hangi burçta olduğunu öğrenip çalışma şekilleri hakkında bilgi sahibi olabiliriz. Burcum Boğa diyen birisinden beklentimiz hareketleri yavaş, estetik duyguları gelişmiş, hesap işlerinde iyi, nispeten durağan bir kişi aklımıza gelebilir. Oysaki o kişinin yükselen burcu, Merkür ve Venüs'ü İkizler burcundaysa o kişiyi büyük ihtimal İkizler'miş gibi algılayacağız ve burçların safsafsata olduğu yolundaki genel yargıyı destekleyeceğiz.
İşte bir insanı astrolojik olarak tanımlamak istiyorsak hangi gezegenin hangi burçta olduğunu ve genel harita içerisinde burçların ağırlıklarını belirlememiz gereklidir. Salt doğdumuz gün hesabıyla kolayca bulduğumuz Güneş burcuyla kişiyi değerlendirmeye kalkarsak oldukça sığ bilgiler elde edeceğimiz garantidir. Şimdi astrolojide hangi gezegenler ne konularda bizi temsil ediyor bir bakalım.
Güneş
Gökyüzüne baktığımızda en parlak gök cismidir. Hayatın kendisidir onun olmadığı bir dünyanın devam etmesi mümkün değildir. Güneş hayat verendir, canlılıktır. Açık olan, aydınlatan, büyüten enerjidir. Isı kaynağı ve yaşam enerjisidir.
İşte Güneş kişinin hayatında kendi özü hakkında bilgi verir hangi burçtaysa yaşamda o şekilde parlar ve etrafını aydınlatır. Gücünün kaynağını göstermesi bakımından bize bilgi verir.
Bir Güneş Koç, öncülük ettiğinde parlar hayatta, yeni bir işe başladığında ya da mücadele ettiğinde. O zaman enerjisini özünü gösterir.
Güneş Boğa, konfor içerisinde kendini gösterir, dünyevi zevklere sahip olduğunda yaşam ışığını saçar, rahatlık, tatlar ve renkler işte onu canlandıracak şeylerdir.
Güneş İkizler, iletişimde kendini bulur. İster okuyarak, ister anlatarak, isterse yazarak her türlü iletişim işleri içinde kendisini var eder.
Güneş Yengeç, aile, vatan, duygular konularında parlar, büyütmek beslemek onun ışığını saçtığı alandır.
Güneş Aslan sahneye çıkmalıdır, kalabalıklara seslenmelidir. Ormanların kralı gibi etrafını yönetmeli aynı zamanda cömertliğini göstermelidir zaman zaman kükremesi de gerekir yaşam ışığını saçabilmesi için.
Güneş Başak, sınıflandırmalı, düzenlemelidir aynı zamanda hizmet etmelidir faydası yoksa bu hayat çekilmezdir parlaması için şarttır bunlar.
Güneş Terazi, adaleti sağladığında, insanlarla ilişki kurduğunda, sanatın her dalını hayatına alabildiğinde gösterir kendini.
Güneş Akrep, derinlere dalmalıdır, en uç noktalarda yok olup tekrar var olma deneyimleri yaşamalıdır dönüşerek işte bu kendine getirir.
Güneş Yay, uzaklara gitmeli, sporla uğraşmalı maceradan maceraya koşmalıdır. Aynı zamanda tanımalı başka kültürleri ve yorumlar yapabilmelidir felsefeden dine.
Güneş Oğlak, hesap, kitap işleri iyidir aynı zamanda her zaman bir zirve belirlemelidir kendine varabileceği yoksa hayat anlamsızdır.
Güneş Kova, var olan düzenle ilgilidir onun derdi düzeltmeli değiştirmeli farklı bakış açısı getirmelidir, arkadaş grupları içinde olmalı bütünün içinde kendini fark etmelidir.
Güneş Balık, metefizik boyutta yaşar hayatı, rüyalardan ilham alır hayat güneşini parlatmak için ve çoğunlukla feda ederek bulur içindeki ışığı.
Ay
Geceleri karanlık çölde yolları aydınlatır, denizlerin üzerinde usulca ışığı süzülür dalgalara.. Ay uçsuz bucaksız siyahın içindeki aydınlıktır. Astrolojide bilinçaltını simgeler ve aynı zamanda derinlerdeki en temel ihtiyaçlarını anlatır.
Kişi Ay burcunu öğrenerek duygusal ihtiyaçlarını öğrenir aynı zamanda duygusal tepkilerinin şeklini.Anne semboliği astrolojide Ay ile temsil edilir. Ay burcu anne ile olan ilişkiyi ya da hayatındaki kadın figürleri olan ilişki şekli hakkında da bilgiler ediniriz.
Merkür
Kişinin düşünme ve iletişim şekli hakkında bilgi verir. Konuşma şekli, yapısı başkalarıyla olan diyaloglarının karekteristiği de bu şekilde açıklanır.Aynı zamanda eğitim hayatında nasıl olacağı özellikle ilkokul ortaokul Merkür burcu aynı zamanda kardeşleri, komşuları yakın akrabaları da temsil eder.
Venüs
Estetik değerler, aşk, ilişkiler parasal konular hakkında söz sahibidir. Venüs insanlarla olan uyumun ahengin göstergesidir. Hoşlanma, beğenme duyguları ne şekilde olduğunu gösterir.
Aşkın gezegenidir, kimlere doğru çekildiğimiz hakkında önemli ipuçları verir. Hayatımızdaki genç kadınlarla olan ilişkiler hakkında da bilgi verir.
Mars
Aksiyon, hareket, enerjidir. Olaylara nasıl tepki verdiğimiz, fiziksel enerjimizi nasıl kullandığımız, yaşam gücümüz, mücadale şekillerimizi Mars burcumuza bakarak görebiliriz.
Mars aynı zamanda cinsel cazibe gezegenidir. Cinsel enerjimizi ve şekli hakkında bilgiyi bu şekilde elde ederiz. Aynı zamanda ne tarz kişilere cinsel olarak çekim duyduğumuzu açıklar. Yaşamımızda olan genç erkekler hakkında da bilgi verir.
Jüpiter
Bilgelik, cömertlik ve büyüklük gezegenidir. Gökyüzünde dünya ile kıyaslandığında devasa bir boyuta sahiptir. Aynı zamanda Güneş'ten aldığı ışığın iki katını dışarı yansıtarak aşırılığı ve büyüklüğünü gösterir.
Astrolojik olarak ise Jüpiter bizim bilgeliğimizin nasıl olduğu, inançlarımızı, aşırı olduğumuz konuları ve şanslı olduğumuz alanları temsil eder. Jüpiter'in bulunduğu burç konularında fazlasıyla iyimser ve fanatikliğe varan bağımlılıklarımız olabilir.
Satürn
Jüpiter ne kadar cömertse, Satürn'de o kadar baskılayıcı ve cimridir. Kendisini saran halkaları sanki bir duvarlar içinde hapsolmuş bir görüntü verir. Astrolojik olarak Satürn bizim daraldığımız, kendimizi izole hissettiğimiz, korkularımızı biriktirdiğimiz alan olarak temsil edilir.
Satürn burcu sınırlarımızı gösterir, kendimizi eksik gördüğümüz, sürekli mücadele ettiğimiz alanları açıklar. Satürn dersleri kişiyi olgunlaştırır işte bu dersler hayatımızda hangi konulardan gelecek bunun cevabı işte Satürn burcunda saklıdır.
Aşk, sevmek, tutku hayatı yaşanabilir kılan en temel duygulardır. İnsan aşık olduğunda renkler değişir, kokular daha bir güzelleşir. Hayatın tüm tonlarını daha canlı hissederiz o ruh halinde. Aşk dokunduğu kişiyi ısıtır fakat fazlası yakar, kor eder adeta. Tarih nice aşıkların destanıyla doludur kavuşan veya kavuşamayan. Gökyüzünde insanların uyumlarını, yaşadıkları aşkların tonlarını gösteren işaretler vardır. Bizler kimlere çekiliriz, işte bu insan diğer yarımdır deriz. Birden yakan gelip geçici olan duyguların sebebi nedir ya da yıllar boyu ateşinden hiç birşey eksilmeden devam eden o efsane aşkların sırrı.
Temel bazı işaretler vardır öncelikle haritamızda erkekler için Ay burcu aradığı kadında bulunması gereken ihtiyaçlarını temsil eder, Venüs burcu ise kadında bulunan hangi özelliklerin çekici geleceğine işarettir. Kadınlar içinse bu Güneş burcu ve Mars burcu şeklinde yorumlanır. Mesela bir erkek Ay burcu Yengeç, Venüs burcu Terazi ise öncelikli olarak kadının duygusal anaç olmasına ihtiyacı vardır demektir fakat çekici olması için zerafet kibarlık özelliklerini de taşıyor olmalıdır. Kadınlar için Güneş burcu Oğlak olan Mars burcu İkizler olan bir bayan statü sahibi güçlü ama aynı zamanda iletişimde güçlü özelliklere sahip etkili konuşan ve bilgili birini oldukça çekici bulacak ve kendini onunla tamamlanıyor hissedecektir.
Demekki şu an bir ilişki yaşıyorsak öncelikle kendi gezegenlerimize sonra karşımızdaki insanın gezegenlerine bakacağız ve uyumu yakalamaya çalışacağız. Peki bitti mi bu kadar mı derseniz maalesef hayır. İlişkiler çok karmaşıktır ve pek çok göstergeye bakmak gerekir bu sadece en temel kuralımızdır. Genel olarak baktığım ilişki haritalarında Güneş-Ay, Mars-Venüs uyumu olmayanların çok uzun soluklu olmadığını görmekteyim.
Bir diğer gösterge kişinin 5. ve 7. evlerinde bulunan burçlar veya bu evlerde bulunan gezegenlerde etkili olmaktadır. Kişinin haritasında bulunan bir gezegen eğer sizin bu evlerinize düşüyorsa büyük ihtimal o kişiye karşı yoğun bir çekim hissedeceksinizdir.5. ev aşk, flört tarzı ilişkilerle ilgili çekimi temsil ederken, 7. ev evlilik düşündüğünüz partnerin yapısı hakkında size oldukça bilgi verecektir.
Önemli sayılabilecek göstergelerden birisi de Kuzey ve Güney Ay Düğümleridir. Astrolojide varsayımsal olarak kabul edilen Vedic astrolojide ise Rahu-Ketu ismiyle simgelenen bu düğümler ilişkilerde ciddi bağlılıklar oluşmasına sebep olabiliyor. Özellikle Güney Ay Düğüm'le partnerinizin bir gezegeni kavuşuyorsa geçmişten beri tanıyormuş hissi verebilir size. Karmik geçmişe veya geleceğe dayalı ilişkilerde Ay Düğümleri incelenir. Baktığım bir kaç evlilik anı haritasında özelllikle Gad'ın aldığı transitlerin benzer şekilde olması önemli olduğunu gösteriyor bana.
Gelelim diğer bir işarete bu özellikle ilişkilerinin durumunu ya da aşkı ne zaman nerede bulacaklarını söyleyen bayanların bakması gereken noktadır. Juno isimli astreoid bize kadınlarda partner olarak seçecekleri kişinin genel özelliğini veya nerede ne şekilde tanışacakları hakkında bilgi verir. Ben genel olarak bir kaç evlilik haritasını incelediğimde Juno'nun bulunduğu evin temsil ettiği mekanlarda tanışmanın gerçekleştğini gördüm. Bir arkadaşım Juno 11. evdeydi ona eşinle kalabalık bir grup arkadaşlar içerisinde mi tanıştığını sordum ilk tanışmaları hatta evlilik kararı bir çok arkadaş dost ortamının olduğu yerde alınmış. Bu noktanında dikkate alınması önemlidir.
Arap noktaları evlilik, aşk ilişkiler hakkında incelenmesi gereken önemli bir konudur. Kişinin evlilik noktası veya aşk noktası hesaplanarak bu noktalara gelen transitler açılar dikkatle incelenir ve evliliğin ilişkinin rengi hakkında bize bilgi verir.
Önemli sayılabilecek noktalardan birisi de kişinin o seneki profeksiyonuna bakmaktır. Eğer harita incelendiğinde o seneki profeksiyonu evliliğe dair bir işaret yoksa büyük ihtimal evlilik olmayacaktır diyebiliriz. Profeksiyonu nasıl hesaplayabiliriz derseniz bu biraz ileri düzey astroloji bilgisi gerektiyor. Konuya hakim uzman astrologlardan tarafından incelenip yorumlanmalıdır.
İlişkiler çok karmaşıktır ve her ilişkinin çeşidi farklıdır. İnsanlar yap-boz parçası gibi birbirlerini tamamlarlar. Bu da bazen bize çok uyumsuz gibi gelen insanların neden bir araya geldikleri konusunda bilgi verebilir. Gördüğünüz gibi insanlar pek çok açıdan tamamlanması lazımdır görünüşte uyumsuz gibi olan çiftler yıllar süren birliktelikler yaşarken, mükemmel diyebileceğimiz ilişkiler bitebiliyor. Aslında herşey olması gerektiği gibi, olması gerektiği kadar yaşanıyor.
Her insan hayatımızda bizi tekamüle ulaştırmak için gerekli çabayı gösteriyor. Kimi yaptığı iyiliklerle, kimisi kötülükleriyle bu yaşamda almamız gereken dersleri öğretiyorlar.
Doyum sağlayan, bizi ilahi bütünlüğe taşıyacak, içimizdeki sevgiyi ortaya çıkarak eş ruhları bulmanız dileğiyle..
Uzaklarda kendi halinde bir melankolik. Ağırdır dönüşleri yılların asırların temsilcisi olmaya hak kazanırcasına. O zamandır bizi sınırlayan kalıba sokan.. Düzenin, disiplinin ta kendisidir. Maksadı zarar vermek değildir bizi biçime sokar ve ortaya bir sonuç çıkarmamızı sağlar. Bunu yaparken soğuk öğretmen maskesini takmayı eksik etmez lakin vicdanlı ve adildir.
Satürn bir insanı etkisi altına aldığında hayatı ağırlaşır, yoğunlaşır. Depresif ruh hallerine büründürür kişiyi eski formundan alıp yepyeni daha faydalı haline çevirmek için merceği hataların üstüne tutar ve olduğundan büyük görünmesini sağlar. Artık o sorunlar çözülmelidir yoksa hayattan zevk alınmaz. Ne zamanki bu dersleri alırız o zaman işte o soğuk gezegenin enfes halkalarının güzelliğini bir hapishane kelepçesi gibi degilde boynumuza asılmış inci kolye gibi görmeye başlarız.
Doğduğumuz vakit Satürn haritamıza karanlık bir mühür gibi damga vurmuştur işte hayatın boyunca bu alanı düzelt inşa et. Zorlanacaksın, eksik hissedeceksin belki karamsarlığa düşeceksin ama görevlerini yerine getirirsen sana kalıcı bir başarı vaat ediyorum der.
Satürn Koç olanlar için liderlik, öncü olmak, hareketi başlatmakta...
Satürn Boğa konfor, rahatlık, dünyevi zevkleri yaşamada..
Satürn İkizler iletişim, bilgi edinme, topluluklara dahil olma, akılla ilgili işlerde..
Satürn Yengeç yuva kurmada, anne ile ilişkide, beslenme ve beslemede..
Satürn Aslan sahneye çıkmada, egosunu göstermede, yönetmede..
Satürn Başak ayrıntıları görebilmede, sistemli olmada, hijyen beslenme konularında,
Satürn Terazi ilişki kurmada, adaleti sağlamada, nezaket ve kibarlık konularında,
Satürn Akrep cinsellikte, derin paylaşımlarda, ölüm olgusunu kavramada,
Satürn Yay özgürlük, adalet, hayat felsefesinin oluşturulması konularında..
Satürn Oğlak zirveye ulaşmada, başarılı olmada, sosyal statü kazanmada,
Satürn Kova orjinal olma, yaratacılık gerektiren işlerde, düzeni değiştirmede,
Satürn Balık evrenle bütünleşmede, spritüel , bilinçaltı konularda,.
Bu arada sadece o alanla bırakmaz bizi.. Her iki buçuk senede farklı hayat alanlarımıza müdahil olur düzeltilecek yanları söyler ya da zorla düzelttirir. Öyleki eksiklerimizde ısrar ettiğimiz noktada az tokat yememişizdir ondan. Şu an Satürn Yay burcuna geçti bize diyorki özgürleş.. Kendine ait bir felsefe, ideal oluştur seyahatlere çık kendi içinde veya maddi dünyada.. Fakat bu arada bazı dersler alacaksın mesela özgürlüğün bir bedeli olduğu gibi..
Bakalım şu an acaba nerede kendimizi daralmış hissediyoruz. Hangi alanda birşeyler yapmalıyız duygusuna sahibiz. Dikkat edelim çünkü zamanın efendisi kronometresini açtı bizi iki buçuk sene sınavdan geçirecek.. Hayatın ahengine uyum sağlayalım..Gündüzler güzeldir fakat gecenin yaşanmadığı bir dünyada yaşam çok fazla devam edemezdi. Satürn içimizdeki geceyi temsil eder güneş çıktığında hazır olmamız için..
Venüs ve Neptün birbirleriyle ahenk içinde sisler arasında dans ediyor gökyüzünde. Venüs zerafeti, güzelliği, zevkleri, ihtişamı, renkleri, dünyevi her tür hevesi temsil ederken partneri Neptün hayalleri, fantazileri, belirsizliği, uykuları, rüyaları ve okyanusların derinlikleriyle eşlik ediyor. Birlikte burçların sonuncusu olan ve tüm burçların harmonisini içinde taşıyan Balık burcunu mekan ediniyorlar bu güzel birliktelik için. Nedir bu ortaya çıkan şey hayallerin fantazilerin güzelleşmesi zevklerin yoğunlaşması zirve yapması ihtişama dair arzular.. Bir nevi cennetin yansıması bu.Kişi geçici bir pembe gözlük takar bu dönem herşey çok güzel görünür, huzur vardır tüm endişelerden uzak sanatsal bir dokunuştur adeta ilahi olan.
Herkes on iki burcun toplamıdır hepimizde biraz Koç, biraz Boğa biraz Oğlak'ız her birini hayatımızın bir alanında gösteririz. İşte Balık olarak nerede hangi alanda varsak işte orada şu an sislerin içinde öylece bize sunulan illizyonları izliyoruz.
Geçici bir rahatlama seansı gibi gözlerimizi kapattık rüyalar alemine daldık. Tehlikeleri de yok degil var olmayan şeyleri varmış gibi düşünebilir, karşımızdaki kişiyi olduğundan başka şekilde görebiliriz. Akıl ve mantığımızı asla geri plana itmeden bu dönemi en güzel şekilde yaşamalıyız.
Sanat, edebiyat, sinema, gösteri dünyasında varlık gösteriyorsak bu işte kayan yıldız dönemidir dilek tutun ve gerçekleştiğini görün.Şiirler yazın güzelliğe, resimlerini çizin zerafetin ve inceliğin, aktarın sinemaya uyumu ve ahengi bu dönem size yol gösteren ilhamlar yağmur gibi akacaktır...
Herşey şu an böyle güzel mi böyle herşey toz pembe mi derseniz değil tabiki. Evren denge üzerine kurulu Balık burcunun o sislerini, kare açısında Yay burcunda duran Satürn bir dur diyor. Felsefi olarak ölçüp tartılmasını istiyor faydalı mı yararlı mı olduğu konusunda dış ses olarak uzaklardan yankılanıyor gerginliği hissediyoruz derinlerden. Özgürlük illa ki ister Yay kurban olmak kendini feda ise Balık burcunun isteği. İşte bu ikisi arasında tercihler yapacağız zaman zaman..
Venüs, Neptün'le olan dansından usulca uzaklaşırken yaralı Chiron'a yaklaşacak. İlişkiler alanında yaralarını gösterecek Chiron ona ve birbirlerine destek olacak iki gezegen. Belki şifa bulacağız, belki de bilgelik kusurlarımızı göreceğiz yaralarımızın hafiflediğini hissedeceğiz. Hayat hep bir ahenk içinde takip etmesini bilene..
Her ay bir dolunay bir de yeniay olur ama tantanası bolcadır. Eskiler Ay'ın hareketlerine önem verirmiş tarlayı bağı bahçeyi ekerken dikerken yeniaydan sonra, ağaç kesilecekse dolunaydan sonra kesmeye dikkat eedilirmiş. Eskinin kadınları mesela " ayı tam görmeden tüylerinizi temizlemeyin " derlerdi yani epilasyon vakti dolunaydan sonraki vakit uygun kabul ediliyor. İşte eskiler böyle ama bizler şehrin o parıltılı ışıkları arasında unutulan gökyüzünden birşeyler elde etmeye çalışıyoruz. Gökyüzünün sürekli olağan işaretlerinden birisi de yeniay ve dolunaylardır. Dolunay gerçekleşecek 4 şubata girdiğimiz gecenin ilk saatinde, bu dolunay Aslan-Kova burcu aksında meydana gelecek. Yani Ben ile Kollektif Biz arasında bir karşılaşma çarpışmayı temsil edecek gökyüzü. Aslan ormanın kralı, hükümran, kimsenin karşısında duramadığı boyun eğdiği varlık ve yüksek ego aynı zamanda sahnenin önündeki yıldız parlayan temsilcisi Güneş gibi. Ay yani duygularımız bu ruh hali içerisindeyken karşıdan bir tepki gelecek Kova krallıkları yıkan, yenileyen, tartışmasız egemenliğe karşı özgürlük demokrasi diyen Uranüs gezegeni ile temsil edilen Satürn gibi soğuk kural getirici yapısıyla pekiştiren bir şekilde. Güneş Kova'da kendi burcunun karşısında çok güçlü olmayacak belki ama bizler bu dolunay ve sonrasındaki on beş gün yüksek ego ile özgürlük, değişim arasında bizi sınayan olaylarla karşılaşacağız. Zıtlıklar dengeyi oluşturur aşırı özgüven ve ego biz olma birlik olmanın güzelliklerinden bizi mahrum ederken, aşırı gruplar içinde kişinin benliğini kaybetmeside kişinin kendi özünü yaşamasına engel olacaktır. Dengeli bir biçimde özümüzü yansıtmak, birlik içinde Ben'i unutmamak .. Her birimiz hayatımızın farklı alanlarında bu duygu ve düşünce halini yaşayacağız tabi bazılarımız daha yoğun şekilde yaşayacak bizzat sembolikleri hayatında görerek. Kimler onlar derseniz Öncelikle Aslan ve Kova burcunun ortalarında doğmuş kişiler yine aynı şekilde Boğa ve Akreplerde nasiplenecek.Belki iş yerinde, evde, arkadaş ortamında despot ben bilirim diyen birine dur diyeceksiniz veya sizi hiçe sayan kişisel isteklerinizi dikkate almayan sisteme karşı kükreyeceksiniz. Önemli olan sınırları aşmamak dengeyi bulmak hedefimiz olmalı derim.
Uyku tutmadı dedim birşeyler yazayım ne yazsam derken aklıma senede üç kere geri gitmezse olmayan Merkürü anlatmak geldi. Şimdi efenim astroloji bilmeyenlerin bile aşina olduğu Merkür Retro olayı nedir anlatayım dilimin döndüğünce. Bu Merkür Güneş'le Dünya arasında minicik ama çok fırıl fırıl bi gezegen hızlı bir de gayet. İşte bu gezegene antik dönem uygarlıkları haber, iletişim, konuşma, hitabet, kitap vs ile ilgili demişler. Niye Güneş'ten alıp buyrukları diğer gezenlere ilettiği için. Mitolojide de ayağında kanatlı kundurası olan Hermes temsilcisidir. Şimdi gelelim bu retro olayı ne, retro geri gitmek geriye dönmek anlamında. Merkür Retro ise Merkür'ün Dünya'ya göre geri hareket etmesi şeklinde söylenebilir. Fakat aslında Merkür geriye gitmez sadece Merkür çok hızlı olduğu için biz onu geri gidiyormuş gibi algılarız. Peki nedir bu yaygara geri gitsin nolacak yani. Öyle değil işte demişlerki senede üç vakit bu geri gidiş zamanlarında aksilikler oluyor randevular gecikiyor, anlaşmalarda hatalar yapılıyor efenime söyleyeyim pazardan alıyoruz üç beş eşya bozuk pahalı çıkıyor işte bu dönemlerde fazla oluyor. Demekki Merkür'ün temsil ettiği anlaşmalar iletişim, haberleşme, ticaret, alışveriş, sözel konularr bu dönem sorunlu. Takribi üç hafta fakat bi hafta önü bi hafta sonu derken söyle kabaca beş hafta problemliyiz. Bu Retro her zaman aynı burçta olmuyor bu sıralar Kova burcunda geri gidiyor. O zaman Kova'lar zıt burcu Aslanlar diğer direk etki ettiği Boğalar, Akrepler diken üstünde. Almayın o mağazada gördüğünüzü, imza atmayın hemen iyice incelemeden, randevularınızı iyi kontrol edin, tarihlere dikkatli bakın aman ha gözünüzü seveyim bu burçlar yoksa Retro bu, o dalgınlık pahalıya mal olabilir. E boş mu duralım durmayalım tabiki özellikle bitmeyen işlerimiz varsa bu dönem bitirelim Yarım kalan işleri halledelim odamızı derleyelim atılması gerekenleri atalım birazda kafamızı dinleyelim. Bir de unutmadan Retro dedik geçmiş dedik sürekli geçmişten kişiler bu dönemde hortlar şaşırmayın. Ne bileyim ilkokul arkadaşınız, liseden sevgiliniz, eski boy friendiniz. Varsa onla içinizde bir mesele halledin gönderin. Unutmayın Retro ile gelen Retrodan sonra gider..İşte böyledir diyeceklerim..
Tam Venüs saatinde blogumu açmış ilk yazımı yazmaya başlamış bulunuyorum. Cidden çok sıkıcı geçen günlerin ardından insan birşeyler yazma ihtiyacı duyuyor. Sebep arıyorum neden sıkılıyorum yapacak çok şey olmasına rağmen hiçbir şey yapmamış olmak cevabıyla karşılaşıyorum. Az çok anlarım gökyüzüne bakayım dedim oh ne güzel Venüs-Neptün Balık'ta birleşmiş bana git yat uyu rüyalara dal diyor. Ay Yengeç'te o da az buçuk hanım hanım otur evinde güzel kahvaltını yap dışarda ne yapacaksın havasında. Satürn zaten Yay burcunda iki üc sene gezginlerin korkulu rüyası olacak en güzeli kalayım evimde sıkılma daralma ruh halinde devam.
